Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz - 40. Bölüm
Çocuk denecek yaşta girdiği yeraltı dünyasının tepesine doğru
tırmanmakta olan Hızır Çakırbeyli ve ailesinin hikayesi anlatılmaktadır.
Yeraltı dünyasına giren her adam haksızlıklara başkaldırmaya yemin
eder. Güçlenip zenginleştikçe kendisi bu haksızlıkların kaynağı olur…
Hızır Çakırbeyli sevda adamıdır… Sevmekten hiç kaçmaz… Sevilmeyi de pek
sever… Hayatındaki tüm kadınların odağında olmak ister; annesi, karısı,
kızı ve sevgilisinin…
Kardeşini, oğlunu, yeğeninin ve ailesinin diğer fertlerini de canından
aziz tutar, onlar için fedakar bir "baba"dır… Vefakar bir dosttur…
Vazgeçilmez bir ağabeydir. Adil ve cömert bir reistir…
Bu özellikleri onun sonu olacak yerde Hızır'ı yeraltı dünyasında da
yüceltir… Sözüne güvenilir, daima iş yapılır bir adam haline gelmişken
devletin radarına takılır… Devlet kontrol etmek istediği gayri meşru
faaliyetleri yürütmek için ondan iyi bir aday olmadığını düşünür… Bu
Çakır'a en büyük olma teklifidir…
Teklif öyle iki tarafı keskin bir kılıçtır ki, kabulü halinde "mafya"
ailesine ihanet, reddi hali ise ebediyen mahkumiyettir… Devletin Hızır
Çakırbeyli'ye koltuğunu vaadettiğini farkeden büyük patron, etrafını
ihanetle örülü bir ağla çevirir…
Hızır Reis'in özel hayatı da dalgalıdır… Birkaç yıl önce sevdalandığı
mimar Nazlı diğer tarafta eşi Meryem...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder